Şimdi uyuyorsun. Bense seni
seyrediyorum. Sen benim için dünyanın en tatlı bebeğisin.
Birini uyurken seyretmek bu kadar
keyifli olabilir mi? Kim gülümsetir ki beni böyle? Kim, hangi an huzur
verebilir bu kadar?
Saçlarına, ellerine, tombiş
parmaklarının belli olduğu çoraplarına dokunmak ve uyanır diye dokunamamak arasında
gidip gelmek… Yaklaştıkça mis gibi kokusunu duyup daha çok sevmek… Bütün bunlar
aşk gibi…
Meğer gerçek aşk gerçekten varmış ve
sonsuz aşk buymuş. Hiçbiri abartı veya anneliği gereksiz kutsamak değilmiş.
Seni seyrediyorum. Uyurken
yanakların daha tombiş görünüyor. Emziğini uykuda bile hızlı hareketlerle
emiyorsun, daha da sevimli oluyorsun. Baban gibi uyuyorsun. Bacağını atacak bir
yer ararken her seferinde bir yastık koymamla rahat edip devam ediyorsun.
Bazen gözlerini hiç açmadan
kalkıp “fuu” diyerek su istiyorsun emziğini çıkarıp hazır bekleyerek. Hemen
başucuna hazırladığım sudan kana kana içerek emziğini takıp yeniden
devriliyorsun yastığına.
Ağzındaki emziğin yetmiyor,
elinde de bazen 1, bazen 2 taneyle oynuyorsun bütün gece. Yatağın içinde
kaybedip el yordamı arıyorsun. Yanında olduğumda bulup tutuşturuyorum eline ama
zaten derin uykuya geçinde ağzındaki dahil bırakıyorsun hepsini. Biliyorum daha
hızlı uyuyorsun diye ben alıştırdım seni buna, ama hiç pişman değilim.
Nedenini anlayamadığım bir
şekilde, tüm bebekler gibi yatakta enine yatmayı seviyorsun. Bu yüzden yanında
yattığım gecelerde beni fena tekmeliyorsun.
Bazen uyanmanı bile göze alıp
çoraplarını çıkarıp ayaklarına bakıp gülüyorum kendi kendime. Aptal aşıklık
gibi bir şey. Hani aşık olunca bambaşka
biri olursun ya bende seninle bambaşka biri oluyorum.
Hele sabahları… Erkenden uyanıp
beni de uyandırmak için türlü numaralar yapıyorsun. Bende daha fazla şirinlik
yap diye uyuyor numarası yapıyorum. En sonunda burnunu burnuma dayayıp koca
gözlerinle bana bakınca bende dayanamayıp oyununa katılıyorum. Beni güldürmeye
çalışan halini görünce gün böyle başlıyor işte…
İtiraf ediyorum;
Çocuk anne aşkı üzerine yazılıp
çizilen her şeyi abartı buldum hep, çocuğuyla ilgili konuşurken “mamamızı
yedik, babamız geldi” şeklinde konuşan anneler hakkında da ayıp şeyler
düşündüğüm, atmış tutmuşluğum vardır. Şimdi hepsi için özür diliyorum. Bunların
kaçınılmaz son olduğunu bilemedim. İnsanın içinde olmasa da bir yerlerden
çıkıyormuş ya da bebiş yanında getiriyormuş, affedin! Şimdi hepsini bende
yapıyorum. Sizde beni rahat rahat ayıplayın, ödeşelimJ
Ne çok konuşurduk bu konuyu değil mi? İnsan kınadığını yaşıyormuş meğer...
YanıtlaSil:)